Mahkemede Banu Parlak'la yüzleşen Dilan Polat, hakimin kararını duyunca hudut krizi geçirdi

Sosyal medya fenomeni Banu Parlak‘ın hoşluk merkezinin kurşunlanmasına ait, Dilan ve Engin Polat çiftinin de ortalarında bulunduğu 8’i tutuklu 11 sanığın yargılanmasına başlandı. Mahkeme, ortalarında Dilan ve Engin Polat’ın da bulunduğu 8 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken Dilan Polat hudut krizi geçirdi.

Küçükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanıklar Dilan Polat, eşi Engin ile kayınpederi Sezgin Polat ve müşteki Banu Parlak hazır bulundu. Öbür tutuklu sanıklar ise Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı.

POLAT ÇİFTİ BİRBİRLERİNİ GÖRÜNCE AĞLADI

Polat çiftinin kızı ile Engin Polat’ın kız kardeşi Kübra Uzun da duruşmaya izleyici olarak katıldı. Duruşma salonuna getirilen Dilan ve Engin Polat birbirlerini görünce ağladı, yan yana geldiklerinde ise el ele tutuştular. Dilan Polat duruşma sırasında kızına bakarak da ağladı.

“KURŞUNLANMA OLAYINI TOPLUMSAL MEDYADAN DUYDUM”

Dilan Polat savunmasında, Banu Parlak’ın 6 yıldır arkadaşı olduğunu, kurşunlanma olayını toplumsal medyadaki haberlerden duyduğunu söyledi. Parlak’ın kendilerini sorumlu tuttuğu paylaşımları gördüğünü lisana getiren Polat, o ana kadar ortalarında bir sorun olmadığını belirtti. Dilan Polat, evraktaki şahıslarla bir irtibatının olmadığını, “Daltonlar” olarak bilinen kabahat örgütünün eşini ve kendisini de daha evvel tehdit ettiğini anlattı.

“BANA HERKES ATAK HALİNDEYDİ”

Banu Parlak ile bir hasımlığı olmadığını söz eden Polat, “Neden bu türlü bir hususta beni ve ailemi maksat gösterdi, anlamıyorum. O periyotta bana toplumsal medya üzerinden iftiralar atılmaktaydı. Bana herkes bir atak halindeydi, başım çok karışıktı. Beraatımı istiyorum, iddianamede bahsedilen görüntünün direk bir muhatabı yoktu. Genel olarak paylaşmıştım.” halinde konuştu,

“BİZİM İŞ YERİMİZİ KURŞUNLAYANLAR DA BUNLARDIR”

Tutuklu sanık Engin Polat ise Banu Parlak’ı tanımadığını, yalnızca eşinin arkadaşı olarak bildiğini, kurşunlama olayında kendisinin bir dahili olmadığını kaydetti. Gürcistan ile hiçbir ilişkisi olmadığını ve Gürcistan’a 4,5 yıl evvel gezmek için gittiklerini belirten sanık Engin Polat, “Ben Daltonlar’dan kimseyi tanımıyorum. Ben bu çetenin başkanının Can Dalton olduğunu gazeteden öğrendim. Bu kişi bizi daha evvel tehdit etmişti. Banu Parlak’ın iş yerini kurşunladılar, sonra benim dükkanım 3 kere kurşunlandı. Bizim iş yerimizi kurşunlayanlar da bunlardır. Palavraya ve iftiraya uğradık. Ticari ve şahsi kişiliğimiz ziyan gördü. 6 aydır da boş yere tutukluyuz. Bu olaydan ötürü iftiralara uğradık, en büyük mağdur biziz, beraatimi talep ediyorum. Ben ve ailemde en ufacık bir kanıt bulunursa her türlü cezaya razıyım.” sözlerini kullandı.

Engin Polat’ın babası tutuklu sanık Sezgin Polat da olayla bir ilgisinin olmadığını, kendilerine iftira atıldığını savundu.

“KURŞUNLAMA İŞİNİ YALNIZCA PARA İÇİN YAPTIK”

Tutuklu sanık Nizamettin Bilgili savunmasında, duruşmadaki sanıkları birinci kere gördüğünü belirterek, “Olay günü meskende alkol alıyordum. Yunus Emre Yıldız bana ‘İş yeri kurşunlanacak yapar mısın?’ dedi. Alkolün de tesiriyle kabul ettim ve merkeze giderek 4 el ateş ettim.” dedi.

Tutuklu sanık Yunus Emre Yıldız ise Polat ismini yalnızca televizyondan bildiğini tabir ederek, “Banu Parlak’ı da tanımam. Küçük yaşta babamı kaybettim. Konutun yükü benim üstümdeydi. Bize hiçbir canlıya ziyan gelmeyeceği söylendi. Yalnızca camların aşağı indirileceği söylendi. Bizim de paraya gereksinimimiz vardı. Bu işi yalnızca para için yaptık. Onu da elimize yüzümüze bulaştırdık.” diye konuştu.

“SUÇUN MALA ZİYAN VERME OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM”

Müşteki Banu Parlak da dükkanının kurşunlandığı akşam Dilan Polat’ın kendisini aradığını belirterek, “Dilan bana, ‘Sıla’yı içeri aldılar. Engin’i ve beni de alacaklar bak yapma.’ dedi. O gece benim dükkanım kurşunlandı. Kısa görüntü çekip dükkana gittiğimi söyledim, tekrar kurşunlandı. Ben bu kabahatin mala ziyan verme olduğunu düşünmüyorum.” beyanında bulundu. Parlak, Engin Polat’ın kendisinin tanıdığını, birlikte manzaraları olduğunu lisana getirerek, kurşunlama olayından sonra iş yerinin kapandığını söyledi.

KARARI DUYUNCA HUDUT KRİZİ GEÇİRDİ

Banu Parlak’ın sözüne karşı bir diyeceği olup olmadığı sorulan Dilan Polat, “Ben şaşkınlık içerisinde izledim. Büsbütün beni gaye gösterip karalama hedefli bu türlü bir şey yaptığını düşünüyorum. 130 şube işleten göz önünde bir beşerim.” diye konuştu. Savunmaların ve taleplerin akabinde kararını açıklayan mahkeme, ortalarında Dilan ve Engin Polat’ın da bulunduğu 8 tutuklu sanığın bu hallerinin devamına karar verdi. Tutukluluk haline devam kararını duyan Dilan Polat hudut krizi geçirdi.

DALTONLAR ÇETESİ DAVASI İLE BİRLEŞTİRİLDİ

Dosyadaki “Daltonlar Çetesi” isimli kabahat örgütünün elebaşısı firari sanık Barış Boyun’un İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde birebir hatadan yargılandığını anımsatan mahkeme, ortalarında fiili ve hukuksal irtibat bulunun bu iki belgenin birleştirilmesine hükmetti.

Mahkeme, belgelerin birleştirilmesi konusunda öbür mahkemenin olumsuz görüş bildirmesi üzerine çıkan uyuşmazlığın giderilerek vazifeli mahkemenin belirlenmesi için evrakın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. Duruşma sonrasında Banu Parlak ve avukatı açıklama yaptı.

İDDİANAMEDEN

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Dilan Polat’ın toplumsal medya hesabından yayınladığı bir görüntüde yaptığı açıklamayla Banu Parlak’a tehdit bildirisi gönderdiği belirtiliyor. İddianamede, bu bildiriden kısa bir mühlet sonra çiftin aldığı ortak karar doğrultusunda sanık Engin Polat’ın müştekinin iş yerine silahlı atak düzenlenmesi için Gürcistan’daki kontakları vasıtasıyla kamuoyunda “Daltonlar” çetesi olarak bilinen silahlı organize hata örgütünün firari yöneticilerinden Beratcan ve Batın Can Gökdemir’le irtibata geçtiği tabir ediliyor.

İddianamede, Polat çiftinin “birden fazla bireyle birlikte silahla tehdit kabahatini azmettirme” ve “mala ziyan vermeye azmettirme” cürümlerinden 2’şer yıl 4’er aydan 8’er yıla kadar mahpusla cezalandırılmaları talep ediliyor. Haklarında yakalama kararı bulunan firari sanıklar Barış Boyun, Beratcan ile Batin Can Gökdemir için de “silahlı hata işlemek maksadıyla örgüt kurma”, “birden fazla şahısla birlikte silahla tehdit”, “mala ziyan verme” ve “ruhsatsız silah taşıma” hatalarından toplamda 8’er yıl 4’er aydan 23’er yıla kadar mahpus cezası isteniyor. İddianamede, başka sanıklar Batuhan İnci, İsmail Emre Arifoğlu, Nizamettin Bilgili, Onur Abiç, Yunus Emre Yıldız ve Sezgin Polat’ın farklı cürümlerden 2 yıl 4 ay ila 23 yıl ortasında değişen mahpus cezaları talep ediliyor.